Işıl Kasapoğlu’nun yönetmenliğini üstlendiği, Tardu Flordun ve Deniz Çakır’ın başrollerini paylaştığı Barda, Serdar Akar’ın 2007 yılında büyük tartışmalara yol açan aynı isimli filminden tiyatroya uyarlandı. Vigor Sanat yapımcılığında sahnelenen oyun, 7 Şubat’ta Lütfi Kırdar‘da prömiyer yaparak izleyiciyle buluştu. Şubat ayı boyunca seyircisini bekleyen yapım, şiddetin doğasını sahneye taşıyor.
Toplumu Sarsan Bir Hikâye
Barda, 1997 yılında Ankara‘da yaşanan ve kamuoyunu derinden etkileyen bir olaya dayanıyor. Yedi kişi tarafından basılan bir evde, 17 saat boyunca işkenceye maruz kalan gençlerin yaşadıkları, 2007 yılında sinemaya uyarlanarak büyük tartışmalara yol açmıştı. Filmin, olayın taraflarından izin alınmadan çekilmesi, yoğun eleştirilere neden olmuştu. Gerçek faillerin Rahşan Affı ile serbest bırakılması, bu tartışmalara daha da büyük bir boyut kazandırdı.
Yıllar sonra aynı hikâye tiyatro sahnesinde yeniden hayat buluyor. Serhat Yiğit‘in kaleme aldığı oyun, hazırlıksız ve savunmasız yakalanan bireylerin maruz kaldıkları şiddeti ve insan psikolojisinin derinliklerini mercek altına alıyor.
Toplumda Şiddet Gerçeği: Rakamlarla Durum

Barda, sahnede kurgusal bir olay gibi görünse de, gerçek hayatın karanlık yüzünü yansıtıyor. Türkiye‘de şiddet, giderek daha büyük bir sorun haline geliyor. İçişleri Bakanlığı‘nın verilerine göre, 2024 yılında 394 kadın cinayeti işlendi. FİSA Çocuk Hakları Merkezi‘nin raporuna göre ise aynı yılda 56 çocuk şiddet nedeniyle hayatını kaybetti. Bu çarpıcı istatistikler, oyunun sunduğu sert gerçekliğin toplumsal bir yansıması olarak değerlendirilebilir.
Yönetmenin Yorumu: İyilik ve Kötülük Dengesi
Işıl Kasapoğlu, Barda hakkında şu sözleri söylüyor:
“Sebepsiz şiddet, hepimizin içinde var. İyi ve kötü hep içimizde. İnsan ne iyidir ne de kötüdür; bizi fırsatlar ve engeller şekillendirir.”
Oyun boyunca sert şiddet sahneleri, tempolu müzikler ve ışık oyunları ile stilize edilerek aktarılıyor. Bu sinematografik yaklaşım, oyunun etkisini daha da güçlendiriyor.
Görsel ve Müzikal Atmosfer
Sahne tasarımı Cem Yılmazer ve Nalan Alaylı tarafından yapılırken, Volkan Akkoç müzik direktörlüğünü üstleniyor. Kırmızı rengin ağırlıklı kullanımı, izleyiciyi 90’lardan kalma bir rock bar atmosferine götürüyor. Oyunun müzikal bölümünde Teoman‘dan İki Yabancı, Bu Aşk Bitsin Karakolda ve Sürgün Su gibi şarkılar yer alıyor.
Oyuncu Kadrosu ve Karakterler
Tardu Flordun, psikopat çete lideri Selim rolüyle uzun bir aradan sonra tiyatro sahnesine dönerken, Deniz Çakır, Selim’in arıza sevgilisi Gülsüm karakterine hayat veriyor.
Kadroda ayrıca; Hivda Zizan Alp, Meriç Taner Kadıoğlu, Derya Kahya, Mete Toygar Durak, Seda Soysal, Egehan Kars ve Dilara Çivici gibi genç yetenekler de bulunuyor.
Sonuç: Sarsıcı ve Tartışmaya Açık Bir Yapım
Barda, şiddet temasını cesur bir şekilde ele alarak izleyiciyi derin bir yüzleşme ile baş başa bırakıyor. Yıldız oyuncu kadrosu, usta yönetmeni ve etkileyici sahne tasarımı ile tiyatro severler için dikkat çekici bir deneyim sunuyor.